İTİRAZ MI? İSYAN MI?
İTİRAZ MI ? İSYAN MI ?
SEVGİ KELEŞER
Kurduğumuz ilişkilerde kimi zaman sorunlar yaşıyoruz. İtiraz ettiğimiz , kabul etmek istemediğimiz hususlar ortaya çıkıyor. Böyle zamanlarda, bazı itirazlarımızın çizgisini aşıp, durumu apayrı yere taşıdığına şahit olmuşuzdur.
Günlük ilişkilerimizde itirazın aşırıya gitmeden , isyan sınırına varmadan, isyana dönüşmeden yapılabilmesi bir sanat , bir incelik sanırım ki.
İtiraz, içinde kuşkuyu barındırır. Bu kuşku direnişe döndüğünde, isyan olur. O sebeple itiraz etmenin incelikleri vardır.
Otoriteye karşı yapılan itiraz doğal olarak otoritenin hücumuna uğrar. Bu noktada direnişin dozajını arttırmak bizi isyana sürükler, isyankar yapar. O sebeple itiraz etmenin incelikleri çok önemlidir.
Alman teolog, filozof Eckhart von Hochheim’ in bir sözü vatdır; “ Tanrı senden O’ na armağan edeceğin huzurlu bir yürek dışında başka bir şey istemiyor.”
Burada altını çizmek istediğim itirazın temelinde incelik olması, zerafet ile örülmüş olmasıdır.
İtiraz edenin de, itiraz edilenin de yüreği huzursuz, sıkışmış hissetmesin.
Seçtiğimiz sözcükler önemli, ses tonumuz, sesimizin tınısı önemli, yüzümüzün ifadesi önemli.
Hepsi bir bütün olarak itirazın inceliklerini oluşturuyor.
İtiraz naif bir çizgide yapılırsa, isyana dönüşmeyen itiraz gerçekleşir ve itirazımız sonuç verebilir.
İtiraz etmek zaten insan olmanın göstergesidir. Diri ve canlı olduğumuzun işaretidir. Ölüler itiraz edemez mesela.
Dikkat etmemiz gereken ; doğru itiraz gerçekleştirmek, doğrulara itiraz değil !
İyi niyet , iyi sonuç getirir.
Yerlerden Merkür dengesindeyiz artık.
Merkür bizlerden aklımızda, mantığımızda, sanatımızda hamaratlık istiyor. Duygumuz ya da düşüncemizi yerinde ve zamanında anlamı en akılcı ve açık bir dille ifade etmemizi yani belagât istiyor.
Bunu Nasıl yapıcağız?
Merkürün dengesi olan arkadaş canlısı olarak yapacağız. İyimser düşünceli olarak yapacağız. Başkalarını çok iyi anlayıp, hissederek yapacağız.
Sevgi yle
Yorumlar