GİRİŞ

Kendilik Bilinci

Gözlem / İlim / Şahitlik

KENDİLİK BİLİNCİ OKULU

AŞK İÇİN

Aşkın sakız gibi dile dolanması hep tuhafıma gitmiştir. Nasıl bu kadar rahat dile getirilebiliyor aşk. Yoksa ben mi çok büyütüyordum? Tabulaştırıyor muydum, onu ulaşılması imkânsız bir şey olarak mı görüyordum? Ya da yaşadıklarımı aşk zannedip, onu hafife alarak kibire mi kapılıyordum? Belki de “şöyle olmalı, böyle olmalı” diyerek sınırlarını çiziyordum , bilemiyorum. 

SESSİZLİK

Bazıları için sessiz bir ortam dayanılmaz, can sıkıcı, hatta hayattan kopuşun; neşesinin ve anlamının yok olduğu bir his yaratabilir. Bunun saçma bir savunma olduğu, tartışmaya kapalı bir konu; bunu söylemeye gerek bile olmadığını düşünüyorum. 

ALGI VE DUYGU YÖNETİMİ

İffet iki bacak arasını korumak değildir. Hayâ sahibi olmaktır. Ölçülü davranmaktır. Duyguların ve nefsin buyruğuna uymamaktır. Samimi olmaktır. Nezaketli olmaktır. Fikirler ayrıldığı, sözler çoğaldığı zaman, sertliği, bölücülüğü istememektir. Barışı istemektir.

GÜNEŞ BALÇIKLA İTİNAYLA SIVANIR

Bazen tuhaf insanların arasında kalınca böyle olursunuz; zihinsel bir satranç tahtasında karşınızdakilerle gizli bir savaş içinde bulursunuz kendinizi. Başınıza sık gelmiştir ya da fark etmemişsinizdir. Olabildiğince kendimi rahat bırakmaya ve kendim olmaya çalışarak, metin olmanın hürlüğünü her bir nefes alışımda hissetmeye çalıştım. Bir nevi savaş meydanında soğukkanlı kalmaya çalışmak gibi...

SERBEST BIRAK

Nasıl söylenir bilemiyorum ama direkt söyleyeceğim. Şu içinizdekileri bir salın artık. Tamamen içsel rahatlama olsun diye yazıyorum, ben de ne yapayım, burada içimdekileri salabiliyorum. İnanın, yazarak çok rahatlayabilirsiniz. İnşallah. Tabi her zaman işe yaramayabilir, ama en azından ortalığa dökülür, bir yüzleşme olur.

TANRI , MESİH , SEN

Gelelim bize ve bizim ne yaptığımıza... Gerçekten durduğun yerden daha ne kadar sızlanıp duracaksın? Hakikaten bir Mesih'in gelip seni kurtaracağına inanıyor musun? Ve ömrünü onu bekleyerek mi geçireceksin? Bu arada, hala bekleyenler var, dini vecibe gibiymiş gibi bekliyorlar.

AHLAK-I HASENE

KUR’AN İLE ÇEVRİMİÇİ OLMAK

AHLÂK-I HASENE erleri iletişim konusuna önem verenler arasından çıkarlar. Çünkü hayatın tümü kendi içinde ve farklı bağlamlarda sürekli temas halinde olmayı gerektirir. Kişi ister istemez iletişim halindedir. Kimi yerde ileten kimi yerde de iletiyi alandır.

VUKÛF-İ KALBÎ

AHLÂK-I HASENE erleri kalbine vakıf olanlar arasından çıkar. Zira kişinin kalbine vâkıf olmamasının başına türlü belalar getireceğinin idrakindedirler.

HATALI İLİŞKİLENDİRME

AHLÂK-I HASENE erleri kendisini hatalı ilişkilendirme marazından kurtarmış kişiler arasından çıkar.
Bu husus onlar için o kadar hayati ve bağlayıcıdır ki, bir an olsun akıllarından çıkarmazlar.

KUR'AN-ZAMAN-İNSAN

ZITLIKLAR

Dünyada gördüğümüz farklılıklar arasında kıyas yaparak nimetlerin ve güzelliklerin bilincine varabilmemiz için Allah her şeyi zıddı ile var etmiştir. 

İŞLERİ EHLİNE VERMEK

“Emanet güven kaybedildiği zaman, yani işler ehli olmayan liyakatsizlere verildiği zaman kıyameti bekle.” 
Kur’an-ı Kerim’de ve hadis-i şeriflerde, işlerin ehli olana yani layık olduğu kimselere verilmesi emrediliyor. 

KISKANÇLIK VE ÖNYARGININ SONU

Kendi benlik ve zanları insanı hırs, kıskançlık gibi ifrat hallere sebebiyet verir. Göklerden gelen etkiler nefsi yönümüzü etkileyen önemli enerji frekanslar içerir ve bu bedenlerimizde şaşkınlık, pişmanlık, hırs, hevesi arttırır. Bizi sui zanlara, istemediğimiz sonuçlara maruz bırakır. 

RÜŞT YAŞI (الرشد)

“Sözlükte ‘doğru yolu bulmak, makul davranmak’ gibi manalara gelen rüşd kelimesi fıkıh terimi olarak kişinin mallarını din, akıl, mantık ve iktisat prensiplerine uygun biçimde koruyup harcamasını sağlayan fikrî olgunluğa sahip olmasını ifade eder. Bu vasfı taşıyana da reşîd denir.