ZITLIKLAR

HATİCE FAHRUNNİSA

Dünyada gördüğümüz farklılıklar arasında kıyas yaparak nimetlerin ve güzelliklerin bilincine varabilmemiz için Allah her şeyi zıddı ile var etmiştir. 
Gece-gündüz, güzel-çirkin, sıcak-soğuk, aydınlık-karanlık, temiz-kirli, yeni-eski, genç-yaşlı dünyada tümü bir aradadır. 
Bu durum bizlerdeki ahlaki yapı içinde geçerli. Tüm bunların hikmeti ise kıyas mekanizmamızın çalışması içindir. 
Kıyas ve tercih…
Allah insanı da zıtlıklarıyla yaratmıştır dediğimde aklımıza şu soru gelebilir. 
O halde insan kötülüğü de işleyen bir yapıda yaratıldıysa insanın bunları yapması kaçınılmaz olmaz mı?
Evet, ego bizleri Allah’ın istemediği davranışlara yöneltmek isteyebilir. 
Ancak Allah bizlere hem fücur hem de ondan sakınmak için vicdan da ilham eder. 
Yani nefiste de iki ayrı özellik bir aradadır. Hem kötülüğe meyil hem de ondan uzaklaşmak için vicdan vardır. 
Şems Sûresinde bu durum şöyle geçer;
“Nefse ve ona bir düzen içinde biçim verene, sonra ona fücurunu sınır tanımaz günah ve kötülüğünü ve ondan sakınmayı ilham edene (andolsun).” Şems Sûresi 7-8
Tüm mahlûkat zıtlıkların oluşturduğu bir alanda var kılınmış. 
Bazıları biri olmadan diğeri olmayan eşleri yani EZVAC’ı oluşturur. 
Ezvac, eş demektir. Biri olmadan bir diğeri de olmaz. Erkek ve dişi, yer ve gök, sağ ve sol gibi.
Bazısı da EZDAD’ı oluşturur. Aydınlık ve karanlık, ölüm ve hayat, Hak ile batıl gibi. 
Esasen birbirine zıt gibi görünse de çiftler arasında muazzam bir bağlantı vardır. 
Bu bağlantıyı görmemiz ve üzerinde tefekkür etmemiz ise şarttır. 
Ezvac ve ezdadın ortak yanı ise farklılıktır. Farklılık, fark etmenin sırrıdır bir nevi. 
Farklılık olmalı ki farkındalık olsun. 
Farkındalık olmaz ise tercih ve seçim hakkı da olmazdı. 
Tercih ve seçim yoksa irade ve akıl da işe yaramazdı. 
Bunların olmadığı yerde iyi-kötü, sevap-günah, iman-küfür, ödül-ceza, cennet-cehennemin bir anlamı kalır mıydı sizce ?