AŞIRI İLİMSERLİK VE AŞIRI KÖTÜMSERLİK ARASINDAKİ DENGE

AŞIRI İLİMSERLİK VE AŞIRI KÖTÜMSERLİK ARASINDAKİ DENGE
HATİCE FAHRUNNİSA


Gözlerimizi gökyüzüne çevirdiğimizde, güneşin ışığı umutla parlıyor. Her sabah doğan güneş, yeni bir
günün ve yeni fırsatların habercisi gibi. 
İşte bu umut dolu bakış açısı, insanlığın iyimserliğini besleyen en değerli hazinelerden biri. 
Ancak bu umudu güçlendiren ve gerçeğe dönüştüren bir diğer unsur da ilimdir. Geleceğin pusulası
gibi, bizi aydınlatan bir fener olarak karşımızda durur. Yolumuzu aydınlatır. 


Bilginin Geleceği Şekillendiren Gücü
İlim ve iyimserlik arasında biz farkında olmasak da güçlü bir bağ bulunur ve bu bağın temeli
potansiyelimizi keşfetme ve gerçekleştirme konusundaki rolüdür. Çerçeveyi biraz daha genişletip,
bilim olarak baktığımızda içgüdüsel merakımızı besleyen, sınırlarımızı zorlayan ve hayal gücümüzü
geliştiren bir hale getirdiğini görürüz.
İnsanlık tarihindeki her büyük adım, biraz umut, biraz merak ve kesinlikle bilimle atıldı. Bilimsel
araştırmalar, zorluklarla dolu yolları aydınlatırken, bizlerin daha iyi bir dünya yaratma arzusunu canlı
tuttu. Her ne kadar bazen engellerle karşılaşsak da, bilim bize engelleri aşmanın yollarını gösterdi.
Bilim dediğimizde  sadece teknolojik ilerlemeler aklınıza gelmesin lütfen. Zahiri anlamda bu
ilerlemelerin yanı sıra aynı zamanda daha insancıl bir dünya için bizlere rehberlik ettiğini de
unutmayalım.
Tıp alanındaki gelişmeler sayesinde hastalıkların üstesinden gelme şansımız her geçen gün artıyor. 
Tarım  ve enerji alanındaki yenilikler gezegenimize daha iyi bakmamıza yardımcı oluyor. 
Tüm bu alanlardaki ilerlemeler, iyimserliği bir adım daha ileri taşır kanaatindeyim çünkü bilim  ve
iyimserlik el ele verdiğinde, çözümsüz gibi görünen sorunların üstesinden gelmek daha mümkün hale
gelir. İnsanlığın geçmişteki başarıları, umutsuzluğun kapıyı çaldığı anlarda bile nasıl birer mucize
yaratabileceğimizi gösterir.
Geleceği aydınlatan bu ikili, sadece bilimsel gelişmelere odaklanmakla kalmaz, aynı zamanda bu
gelişmelerin insanların yaşamlarını nasıl iyileştirdiğine odaklanır. 
Bu sayede, bilimin sadece laboratuvarlarda değil, günlük hayatımızda da nasıl bir iyimserlik kaynağı
olduğunu daha net bir şekilde görürüz.
Toplumsal olarak iyimserliğimizin  bir kısmını bilimle kazandığımızı görmek ayrıca şükre vesiledir diye
düşünüyorum.


Kur’an-ı Kerim Işığında Parlayan Umutlar
En büyük hazineniz nedir diye sorsam bilgi kaçıncı sırada yer alırdı bilmiyorum.
Peki, yaşamınızı disipline eden, yol gösteren, yaratıcımızla nasıl duygusal bir bağ kuracağımızı
örneklerle anlatan en büyük bilgi kaynağı olan Kur’an-ı Kerim kaçıncı sırada.
O’ndan her yeni bir şey öğrendiğimde, dünya daha da büyür gibi hissediyorum. 
Bir konuyu öğrenmek, bulmacanın bir parçasını daha çözmek gibidir ya hani.
Her yeni bilgi parçası da,  daha büyük resme bir adım daha yaklaştığımızı gösterir. 
Bu bilgi yolculuğu, insanın içindeki merakı ve keşfetme arzusunu iyimserliğin temelini oluşturan
düşünce olmalıdır.
Çünkü bugünün çabaları, yarının daha iyi olabileceği umuduyla şekillenir.
Bu düşünceleri fazla iyimser olup, Allah’ın âyetlerini esnetme şeklinde uygulayanlar olabileceği gibi
kaskatı bir politika sergileyip iyimserliğin anlamını değiştirenlerimizde olacaktır elbette.
İyimserlik ve pesimizm (karamsarlık) arasında dengeyi koruyan “gerçekçi iyimserlik” olmalıdır ve aşırı
iyimserlik (ifrat) ve aşırı karamsarlık (tefrit) gibi iki aşırı tutumun ortasında bulunur. Bu noktada
olumlu ve olumsuz yönlerimizi göz önünde bulundurarak kararlar almalı ve olayları objektif bir şekilde
değerlendirmemiz gerekmektedir.
Aşırı iyimserlik, her durumu aşırı pozitif bir şekilde değerlendirmek anlamına gelir. Bu durumda kişi,
olumsuzlukları görmezden gelme veya küçümseme eğilimindedir. Aşırı iyimserlik, gerçekçi olmayan

beklentiler oluşturabilir ve hayal kırıklıklarına neden olabilir. Bu tutum, bazen sorunların ciddiyetini
anlamamakla ilişkilendirilir.
Aşırı karamsarlık, her durumu aşırı negatif bir şekilde değerlendirmek anlamına gelir. Bu durumda
kişi, umutsuzluğa ve çözümsüzlüğe kapılabilir. Aşırı karamsarlık, insanları kendilerini çıkmazda
hissettirebilir ve motivasyonlarını azaltabilir. Bu tutum, gerçekçi olmayan korkulara ve endişelere yol
açar.
Orta yol bu iki aşırı tutum arasında dengenin sağlanmasıdır. 
Rabbimiz bizden gerçekçi bir bakışa açısı ister. Kur’an’da da bilgiyi bu şekilde sunar.
Kur'an, Allah'ın sonsuz merhametini ve bağışlayıcılığını sık sık vurgular. İnsanların günahlarına karşın
bile Allah'ın bağışlama kapılarının her zaman açık olduğu öğretilir. Bu, bizlere sürekli olarak kendilerini
düzeltebileceğimiz ve geçmiş hatalarımızdan ders alabileceğimiz bir fırsat sunar. 
Bu düşünce, hiç umutsuzluğa yer bırakır mı?
Kur'an, insanların hayatta sık sık sınavlara tabi tutulacaklarına dikkat çeker. Ancak bu sınavlar,
insanların karakterlerini geliştirme ve olgunlaştırma fırsatı olarak sunulur. İman, sabır ve dua ile bu
sınavların üstesinden gelmek mümkündür. Bu, insanlara yaşadıkları zorlukların bir anlamı olduğunu
ve her zorluğun ardında birçok kolaylık olduğunu hatırlatır.
Kur'an, hayatın değişken ve dönüşebileceğini vurgular. Zorluklar ve sıkıntılar geçicidir ve Allah'ın
yardımıyla aşılır. Bu, bize geleceğe dair umutlu olmayı öğretir. Şüphesiz ki, her şey Allah'ın izniyledir.
Kur'an, yaratılışın hikmetini ve her şeyin bir amacı olduğunu anlatır. Hayatta karşılaştığımız her olayın
bir hikmeti olduğuna inanmak, olumsuzlukları bile anlamlı kılar. Bu düşünce, insanların olumlu bir
bakış açısı geliştirmesine yardımcı olur.
Kur'an, iyilik yapmayı ve insanlara yardım etmeyi teşvik eder. İnsanların birbirlerine yardım etmesi,
toplumların daha iyi bir gelecek inşa etmelerine katkıda bulunur. Bu, umutların sadece kişisel değil,
toplumsal bir boyuta da sahip olduğunu gösterir.
Kur'an, Allah'ın insanlara sunduğu umut dolu bir mesaj kaynağıdır. 
İnsanların Allah'a olan güveni, sabrı, hayatın değişkenliğini ve yaratılışın hikmetini anlamalarına
yardımcı olarak umutlarını artırır. 
Bu nedenle, Kur'an ve Allah'ın ışığında parlayan umutlar, insanların hem bireysel hem de toplumsal
yaşamlarını daha anlamlı hale getirir.
Vesselam

Yazıyı Beğen :     1
Paylaş :