BİLGİNİN ÇÖZÜMLENMESİ
UĞUR CANBOLAT
AHLÂK-I HASENE erleri ezberci değildir.
Her duyduklarına hemen inanmazlar.
Öğrendikleri her şeyi bu sebeple hemen dillerine düşürüp pazarlamazlar.
Çünkü onlar satıcı değil, uygulamacıdırlar.
Elde ettikleri her doğru veriyi hayatın içine amelleriyle saldıklarından bunun sahih olduğundan emin olmak isterler.
Bu sebeple bilgi hususunda da ince eleyip sık dokumayı prensip hâline getirirler.
Bu elbette kolay değildir, zordur.
Konfor bozucudur.
Kimi zaman çevreye geçici de olsa rahatsızlık verir zira kimse ezberlerinin, düşünmeden kabul ettiklerinin sorgulanmasını istemezler.
Bundan ciddi şekilde bîzardırlar.
Yüzleşmekten kaçınırlar bu nedenle de suçlayıcı eğilimler gösterirler.
Kendisine verilen hayat emanetini doğru yaşamak ve temiz olarak teslim edebilmek için çok titiz davranırlar.
Çözümlemecidirler.
Onlar tahlil etmedikleri, kılcal damarlarına kadar analiz etmedikleri hususlara karşı daima teyakkuz halindedirler.
Şüphelerini gidermeden amel edemeyeceklerinden elde ettikleri bilgileri hak terazisine vururlar.
Bu yaklaşım güzel ahlâk yolcularının akıl ve gönüllerinin her an işler halde olduğunu gösterir.
Ey hakikat yolunun hakikatli yolcusu!
Elde ettiğin bilgiyi muhakkak tahlil etmelisin.
Nereden geldiğine bakmalısın.
O bilginin hayata olumlu veya olumsuz olarak ne katacağını hesap etmelisin.
Süzgeçten geçirmelisin.
Elinde hakikatin kevgiri olmalıdır.
Söyleyen kişiye atfedilen çoğunun ne anlama geldiğini bile bilmediğin sıfatlar üzerinden değil, kesin ve doğru bilgi olan vahye danışmalısın.
Kur’an-ı Kerim’in onayına sunmalısın.
Fahr-i Kâinat Efendimizin mübarek örnekliği şablonuna tam oturtmalısın.
Elde ettiğin bilginin sunum şekline ise asla aldanmamalısın.
Şeytan ve takımının yanlış bilgiyi senin kabulünü kolaylaştıracak terimlere, kavramlara büründürebileceğini yine kesinlikle hatırdan çıkarmamalısın.
Cümlenin içinde yüce kitabımızda geçen bir kelimenin, bir kavramın kullanılmış olması seni rehavete sevk etmemelidir.
Bunun özellikle yapılmış olması ihtimalini bir kenara bırakmamalısın.
Kelime veya kavram aynı olmakla birlikte tahrif etmek amacıyla anlam kayması, değişikliği veya sıralamasının değiştirilmiş olabileceğini her zaman dikkatinden uzak tutmamalısın.
Güzel ahlak erleri tahrifin cahiller tarafından değil nefsinin eline düşen ama konuyu iyi bilen âlimler tarafından senin yutabileceğin bir şekilde hazırlandığını bilir.
Mesele ünvan meselesi değildir.
Mesele isminin önüne onlarca yüceltici tamlamaların konulması değildir.
Mesele ele alınan hususun Kur’an’ın ruhuna uygunluğu meselesidir.
Bu sebeple yüksek erdem sevdalısı ahlâk-ı hasene erleri kelimelere ve kavramlara âşinadır.
Elinin altında bunları çözümleyecek materyaller bulundurur.
Âdeta kelimelerin içine anlamak için nüfuz eder.
Sen de bu yolun kutlu yolcusu olmak istiyorsan bundan uzak kalmamalısın.
Bilginin çözümlenmesi problemi her zaman önümüzde durmaktadır ve seni beklemektedir.
Yazan Uğur Canbolat
1966 yılında Orta Anadolu’nun bozkırı olan Yozgat’ta doğdu. Köy odasında dedesinin himayesinde büyüdü. Anlamasa da büyüklerin sohbet sofrasında oturdu. Söze yâr olmanın önemini ilk burada hissetti. Daha sonra sözü güçlü söyleyen kalem ehline hep yakın durdu. Röportajlar yaptı, yayınladı, kitaplaştırdı. Kelimenin âh...
0 Yorum