CEHALET HAMASETİ

CEHALET HAMASETİ

UĞUR CANBOLAT

AHLAK-I HASENE erleri hamasetten her şartta uzak dururlar.
Onlar ayakları yere basan kişilerdir.
Hayalleri gerçeklerin yerine koymazlar. Soyutlama yeteneklerini geliştirdiklerinden cehaletin verdiği abartma cesaretinden alabildiğine kaçınırlar.
Cehalet sadece bilmemek değildir.
Bildiği halde kendi menfaatini önceleyerek kulağının üstüne yatmaktır. Bilmiyormuş gibi yapmaktır. Üste çıkmak için ise gerekli gördükleri zaman kabalığa yönelmekten imtina etmezler.
Nobranlığı marifet sayarlar.
Sözü kabartıp köpürtürler.
Her şeyi bağlamından rahatlıkla kopararak kendi heva ve istekleri o sırada neyi uygun görüyorsa oraya bağlarlar.
Hakikatin önüne sis perdesi gererek arkasından hayali oyunlar oynayabilirler.
Gönüllerini gerçeklere kör, cehalete ve hamasete gör kılabilirler.
Yani her şeyin yerini değiştirebilirler.
İşte tüm bu sebeplerle güzel ahlak yolcuları kabalık ve hoyratlık anlamına da gelen cehaletten Allah’a sığınırlar.
Aynı şekilde cehaletin yani kabalığın hamasetinden geri dururlar.
Abartılı anlatımlara tenezzül etmezler.
Sahte yiğitlik nutukları atmazlar nefislerine köle oldukları halde.
Kahramanlık efsaneleri üretmezler.
Hakikat adına hakikatleri katleden hikayeler uydurarak başkalarının imanını çalmaya yönelmezler.
İçi boş cesaret gösterileri ortaya koymazlar.
Riyadan beri dururlar.
Abartılı ifadeler erdem yolcularının kalbini yorar.
Bu sebeple ne kendileri buna tevessül ederler ne de bunu yapanlara itibar ederler.
Onlar bize yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’in bizlere sunduğu ibretli örnekler üzerinden tutumlarını belirlerler.
Peygamber kıssalarından insan kişiliği üzerinde çıkarımlarda bulunarak tevazu ile bunlarını kendi yaşamlarına taşırlar.
Ey hakikat yolunun hem kabalık olan cehaletten hem de onu köpürterek hamasetini yapmaktan kaçınan gerçekçisi yolcusu.
Yüksek erdem yolunu yılmadan yürümek istiyorsan cehaleti sadece bilmemektir diyerek masumlaştırmamalısın.
Cehaletin haram ilmin farz olduğu bilgisini aklında ve kalbinde sürekli güncellemelisin.
Bunun için ise sürekli öğrenmeye tevazu ile açık olmalısın.
Kabalıklar, hırçınlıklar, saldırgan davranışlar senden uzak olmalı.
Cehaleti öven gerçeklikten uzak söylemlerden kaçınarak hamaset illetine yakalanmamalısın.
Somuttan uzaklaşmamalısın.
Kur’an-ı Kerim’in yalın gerçekliğe dayalı söz söyleme ve açıklama biçimi örneğin olmalı.
Bırak cehaletin hamasetini yapmayı gerçeğin nutkunu değil uygulayanı olmalısın.
Güzel ahlak erleri söylem değil eylem insanıdırlar.
Kuldurlar.
Propagandayı değil ihlas ile amel etmeyi tercih ederler.
Cehaletin hamasetine değil gerçeklerin sadeliğine, duruluğuna meftundurlar.
Yalanın göz kamaştırıcılığına değil doğrunun gönül açıcılığına önem verirler.
Bu sebeple Sevgili Peygamberimizin mütevazı ve gerçeklere dayalı sade hayatını örnek almayı temel
prensip olarak belirlerler.
Bu ise hem cehaleti hem de hamaseti yerle bir etmek demektir.
*Resim: The Philosopher (1846) Alexandre-Gabriel Decamps (French, 1803-1860)

Yazıyı Beğen :     0
Paylaş :