MAVİ Mİ KIRMIZI MI 
SEVGİ KELEŞER

Astrolojik olarak Aslan burcuna girdik. 
Yani yerlerden Güneş dengesindeyiz artık. Göklerden gelen etkiye değinmeyeceğim. Bir süre tabi... Gökyüzünde o kadar etkili kavuşmalar açılar karşıtlar oluyor ki, göklerden ne etki gelirse gelsin, zaten yeryüzü insanlarını halden hale sokup biçimlendiriyor. 
O halde dengeye nasıl geleceğiz? 
Buna dikkat çekmek istiyorum… 
Kendinize iç benliğimize yolculuk var.
Güç savaşları en karanlık ve manipülatif yönüyle devam ediyorken duygularımız şaha kalkıyor. Duygularımızın kontrolunu sağlamakta zorlanabiliriz. Bu çok normal. Fakat farkındalık itibarsızlığı kolaylaştırır.
Duygularımızı nasıl yöneteceğimiz hakkında da güneş bize yol gösteriyor ve diyor ki;  
Kendinin efendisi ol! 
İç denetimini sağla!
Değişmekten korkma! 
Dünyaya bağımlı olma! 
Bizler dengeye , Güneşin içinizdeki “yetime acıma” marifet bilgisini kullanarak geleceğiz. 
Benliğimize sahip çıkacağız, içimizdeki çocuğa sahip çıkacağız , göreceğiz onu. 
Başkalarının benliklerini de göreceğiz belki. Ayna metaforu ile karşılığını bulacağız kendimizde.
Dengemiz bu süreçte tevazu içinde alçakgönüllü ve vakarlı ağırbaşlı duruş olacak.
Bu kısa notları kulağa  küpe olarak takalım ve pencerelerimizi yolculuğumuza açalım.

Nasıl ki, yalnız doğduk, yalnız öleceğiz. 
Dönüş bileti olmayan, tek kişilik yolculuk bu hayat.
Bu yolculuğu kendin yapmak zorundasın, kendin görmek, kendin deneyimlemek zorundasın. Bir geri dönüş şansı olmayan son bilet ! 
“Matriks” filmi gerçek olsaydı?
Mavi hapı mı seçerdin, kırmızı hapı mı?
Gerçek hayatta kırmızı ve mavi hap yok. Seçimlerimiz var.
Her gün yapmak zorunda olduğumuz seçimler… 
Seçimlerimize göre attığımız adımlarımız, kurduğumuz hayallerimiz ve yaşadığımız sonuçlar…
Hepsi seçimlerimizin birer yansıması, tezahürü.
Mavi hap; simüle edilmiş gerçeklikte (ilizyonlar okyanusunda) kalma seçimini temsil ediyor.
Kırmızı hap ise ; “uyanma” ve ilizyonlar okyanusundan geçerek kendi gerçeğini, hakikatını görmeyi temsil ediyor.
Mavi hapı alırsan herşey çok kolay. Yatağında uyanır ve istediğin şeye inanırsın. Yani konfor alanın olan bu ilizyonlar okyanusunda yüzmeye devam edip, gerçekleri ertelersin ama mutlu olursun.
Kırmızı hapta işler biraz daha zor. Rahatsız edici bir gerçeklik var orda. Orada hakikatler var. Gerçeğin içinde olma hali var.
Seni sana gösterecek, kim olduğunu, kendi gerçekliğini… 
Maskesiz, rolsüz, perdesiz, çırılçıplak… 
Hayallerine kavuşmak için bu yolu geçmen gerekiyor.
Şimdi hazır mısın ?
Mavi hap, her sabah 10 ar dakika ertelediğin alarmın olabilir.
Kırmızı hap ise uyanıp hayallerine kavuşmak için koşma enerjin olabilir.
Hapı yutanlara sözün yok. Yolları açık olsun.
Bu yazıyı okuyanlar belli ki hapı yutma vaktiniz gelmiş.
Seçiminizi yapın.
Kırmızı hap mı? Mavi hap mı?
Sevgi yle