ALIŞKANLIK PERDELERİYLE GİZLENME

ALIŞKANLIK PERDELERİYLE GİZLENME
HATİCE FAHRUNNİSA

Alışkanlıkların meşhur oluşturucularıyız. 
Günlük yaşamımızda sıkça, düzenli olarak yani istikrarlı bir şekilde tekrar ettiğimiz otomatik davranışlardır alışkanlıklarımız. 
Üzerinde pek düşünmeyiz. Sadece yaparız. Ve yaptığımızda sonuçları bizi üzse de bundan zevk alabiliriz. Bu yüzden de beynimiz tefekkür ederken harcayacağı enerjiden tasarruf sağlamış bile olur(!)
Belki de bu sebeple alışkanlık denilince aklımıza hep negatif olgular gelir. Örneğin sigara içmek, kumar oynamak, gece geç yatmak veya saatlerce telefonda oyun oynamak gibi.
Önce öğreniriz. Kontrol ettiğimizi zannederiz. Sonra alışkanlıklarımız davranışlarımızın yarısından fazlasını oluşturduğu zaman gelir. 
Hiç dikkat ettiniz mi bilmem. Sigara içmeyi alışkanlık haline getirmiş olan biri sıkıldığında, baş etmekte zorlandığı duygusal bir konu konuşulurken ya da dikkatini toplamak istediğinde eli istemsizce paketine uzanır. 
İşte bu otomatik bir davranıştır. Farkındalıksız olarak fiillerimizi, düşüncemizi ve duygumuzu etkileyen otomatik bir tepkidir. 
Ve zamanla o alışkanlık bizi çepeçevre kuşatır. 
Alışkanlıkların meşhur yaratıklarıyız. 
Bizi kuşatan öğrendiğimiz bu tepkiler zamanla kontrolümüzün dışına çıkar. Artık alışkanlığımız bizi yönetmeye başlar. Çoğu zaman irade gösteremeyiz çünkü her şey kendiliğinden otomatik olarak gerçekleşir. Oysa irade kullanmak için kendini denetim ve güç gereklidir. Bu durum bizi zorlar. 
Her defasında yeniden kararlar alsak, kendimize sözler versek de bu durum tekrar eder durur. Yerleşmiş davranış kalıplarını değiştirmede zorluklar yaşarız. Eski davranışı gerçekleştirmeye yönelik devam eden bir arzumuz vardır ve irade gücümüzün başarısızlığını sürekli hissederiz. 
Aslında bu zorluğun temelinde yatan en önemli şey, eski alışkanlıklarımızı anımsatan çevremizdeki ipuçları veya yinelenen olayların otomatik olarak alışkanlığımızı etkinleştirilmeye devam etmesidir. Bu yüzden alışkanlıkları değiştirme sürecine girdiğimizde değiştirmemiz gereken ilk şey olaylara bakışımız ve buna ilişkin inançlarımızdır. 
Alışkanlık perdeleri ile gizlenmek ise en kolayıdır. Her zaman bir bahanemiz bulunur. Bu nefsin hiç hoşuna gitmez. Fakat farkında olmadığımız bir konu daha vardır. Mazeret bulma alışkanlığı. Değiştirmek kolay mıdır?
Elbette alışkanlıklardan vazgeçmek kolay değildir. Çünkü onlarda bir nevi bağımlılıktır. Bizi prangalar. Hareket etmemizi engeller. Bazen iş o raddeye gelir ki hayali bile mutlu eder insanı. İçsel çatışmalarımız başlar çünkü alışkanlıklarımız nefsin arzusudur.
Ve mantık ile arzular savaşmaya başlar. 
İrade ile vazgeçmeye çalıştığımız alışkanlığımızın yerine ise doğru davranışı koyabilmek gerekir.  
Yani beynimize yeni ve dengeli düşünce, niyet ve davranış formunu öğretmemiz gerekir. 
Doğru davranışın alışkanlık haline gelebilmesi ise meleke oluşturmaktır. 
Allah’ın yarattığı sistemde asla boşluk yoktur. Eğer bir şeyi aldıysanız yerine başka bir şey koymanız gerekir. Düşünce merkezimiz genellikle hülyalarla meşgul olduğu zaman beyindeki hareket merkezi bu boşluğu davranış ile doldurduğu için istenmeyen alışkanlıklar ortaya çıkar. Bu yüzdendir ki zihin boşta değil Sünnetullah’a uygun tefekkür ve farkındalıkla meşgul olduğunda hareket merkezimiz bunu o yöndeki fayda için kullanır. 
Dengeli düşüncelerin oluşturduğu fiiller zamanla pozitif alışkanlıklara dönüşür ve kişi kendini içinde değer ve erdem bulunduran davranışları tekrar ederek dengeye gelir ve pozitif alışkanlıklar oluşturur. İşte buna meleke kazanmak denir. Meleke insandaki potansiyel kuvvenin fiile çıkan halidir.  Bu durum aynı zamanda ruhsal yetimizin de açığa çıkması demektir.
Bazen yeni ve dengede alışkanlıklar kazanmış olsak bile, eski hatıraların izleri görülür. O anları hatırlatan benzeri olaylarda istekler nükseder. Önceki rutinler açığa çıkabilir. Tekrar alışkanlıkların gölgesi altına girmek üzere olduğunuzu hissedebilirsiniz. 
Kimi zaman bunun mutluluk olduğunu bile düşünürüz. Fakat negatif alışkanlıklardan kurtulabilecek potansiyelle yaratılmıştır insanoğlu. Erdemli bir yaşam insanın kendini bilme farkındalığı ile sağlanabilir.
Alışkanlıklar hayatımız boyunca var olacak, düzenli ve sürekli bir biçimde kendini gösterecek. Asıl mesele düşünce ve niyetlerimizin saflığını ölçebilecek gücü kendimizde bulabilmektir. 
İşte o zaman her birimize verilmiş has kuvveler meleke hâlini alarak hayatımızı güzelleştirecekler.
Vesselam…  
 

Yazıyı Beğen :     2
Paylaş :