SEÇİMLER
SEÇİMLER
SERKANT DERVİŞOĞLU
İki yol var, hangisini seçeyim?
Mavi sakalın şarkısı geldi aklıma şimdi. Hafızamda yer etmiş bu şarkı içinde bir arayış, kendince bir ümitsizliğin yahut öngörünün olabileceği bir sonuç barındırıyor. Yola çıkınca göreceğimiz bir durum aslında. Yola çıkınca diyoruz ya yanlış bir cümle, yoldayız zaten farkında bile değiliz. Şimdi yazdıklarıma bakınca bir sürü görüşe mahal bırakan cümleler yığını gibi gözüküyor.
Misal nedenselciler faklı, varoluşçular farklı, kaderciler farklı, cüzi irademi küllü iradeye kapı açan bir yığın ifade oldu. Bir kavrama bağlı kalmadan, görünen ve objektif haliyle baktığımızda hayat hep bize seçimler çıkarıyor. Şuurlu şuursuz bir seçim yaparız. İster sessiz kal ister sesini çıkar.
Seçimlerin bizi ilgilendiren kısmında şuurlu olmamız kendilik bilinci için önemli bir hadise çünkü kendimizi kaşıkçı elması kadar saf ve narin bir halde gördüğümüz için, menfaatlerine uygun hareket ettiğinden ötürü ve olaylarda istediğin gibi gitmediğinde yani elinde patladığında suçu atacak bir şey arama diye. Sürekli karşı tarafı suçladığımızda gelişmemiz mümkün değil.
Gelişebilmek için iç gözlem ve adâletli bir bakış açısına sahip olmamız gerekir. Diğer türlü onların yüzünden oldu bu duruma düştüm demen pek ikna edici olmuyor. Hani birde diyorsun ya kadere bak nereden geldi başıma nereden bilebilirdim. Allah’ın işine bak, deyip bu kötü niyetli insanların yüzünden derken bile kaç türlü şirk cümlesi kuruyorsun. Senin başına gelen külli irade Allah böyle istedi, sana bunu yapan bunu yapmayı niyet eden adamın seçimi cüzi irade. Eğer Allah senin başına bunu gelmesini istediği için sana külli iradeyle bu kararı aldırıyorsa bunu yapan kişide cüzi irade kullanıyorsa oda başka bir Tanrı mı küçük prens.
Bilemiyorum gereksiz laf kalabalığı yaptım sanırım. Lakin seçimler önemli aziz dostlar. Olasılıklar dünyasında bir karar alıp ona doğru gitmek lazım. Öyle veya böyle doğru yanlış neyse yap ve yürü. Orası böyle mi olur böyle mi olur bilemeyiz ama adâletli ve iyi niyetli olabildiğince kendi menfaatlerine gözetmeksizin bir seçim yapmak ve duyguları en az karıştırarak. Çünkü arada kalırsan arafta kalırsan yani, orası şeytanın cirit attığı sular senin topaç gibi çevirir. Vehimler kralının tebaasına karışıp onun balçıkta yetiştirdiği pislikler için tarlasında çalışan ırgattan biride sen olursun.
Hiç unutmuyorum yıllar önce Pan yayın evinde rahmetli Lütfi Filiz Dede’nin imza günü için gitmiştik nur içinde yatsın, doksan dört müydü neydi vardı yaşı bir hayli. Yanında bir hanım efendi mübareğin kulağı az duyduğu için gençlerin sorularını kulağına söylüyordu.
Biri bir soru sordu ? Efendim şeytan nedir? O’da dedi ki arada kalmaktır. Arada kalıp ona hizmet edeceğine birini seç ve önüne bak dedi. Müthiş cevap Allah razı olsun.
Geçenlerde kafama takıldı kendi seçimlerimle Allah’ın seçimlerini düşündüm. Sınıfta kalıyorum ve tiksindim kendimden açıkçası. Detayına girip sizi de şahit tutmak istemiyorum. Ama sizde bir oturun bakın derim. Artık yazar mısınız tefekkür mü edersiniz size kalmış. Ara ara seçimlerimizi gözden geçirmek faydalı olduğunu gördüm. Hayatın insan zihnini gereksiz meşgul eden dünyasında vakitlerin takip edilemeyecek hızda kaybolmuş giderken pek aklımıza gelmesi mümkün olmasa da yapın bu söylediğimi. Alışkanlıklarınızın dışına çıktığımız bu kutlu şerefli ramazan ayında iyi bir fırsat olacağını düşünüyorum.
İnanın yaptığımız seçimler bizi ya kayıp edecek ya da var edecek. Seçimlerimizi neden yana kullanacağız? Genelde hepimiz şu kafa karışıklığına maruz kalıyoruz. Hayatımızda en majör seçim ya belediye seçimleri ya da hükümet seçimleri. Şimdi burada ne kadar derin bilebiliriz değil mi seçtiğimiz kişi doğru kişi mi ?
Ya da inanmak isteriz bak şöyle adam görüşlerimiz uyuşuyor. Biride diyebilir ki kardeşim sizin duygularınızla oynuyor bunun niyeti kötü, sonradan bak neler olacak. Şimdi burada hakikaten bilgi kirliliğinden ötürü mutlak bilmek imkânsız. Ama şunu biliyoruz tarih içerisinde kim gelirse gelsin farklı argümanlar kullansalar da hepsi aynı kaba işedi. Yani şunu demek istedim bu tarz seçimler kara delik gibi.
Bizi daha çok ilgilendiren kısmı senin seçimlerin buna müdahil olma kudretin var. En azından buradan başla bir şeyleri düzeltmek için. İnançlı bir birey sen bak kitabına Rabbin ne diyor. Seçimlerinde neyi gözetirsen daha faydalı olur gelişirsin. Çünkü bu senin derin farkındalık sahibi olmana itecektir küçük prenses.
Menfaatlerin işin içine girdimi kılık yarıyorsun. Hak olacak şeylerde birdenbire neden tembelleşme hastalığı hasıl oluyor da götünü devirip yatıyorsun.
“Yatma kalk silkelen ve tanbur çalmaya devam et daha yolumuz uzun .
Zihnim bu şehirden, bu devirden çok uzakta,
Tanbûri Cemil Bey çalıyor eski plâkta.”
Yahya Kemal
*Resim: The Scholar (1878) Osman Hamdi Bey (Turkish, 1842 – 1910)
Yorumlar