PAYLAŞMA-MAK
PAYLAŞMA-MAK
SERKANT DERVİŞOĞLU
"Hayatı sanki hiç veda etmeyecek gibi yaşama sanatı" diye bir ders olsa tam da şu anda yaşadığımız gibi olurdu sanırım. Kendinden, etrafından habersiz, farklı bir gerçeklik mi desem hayal mi desem bilmiyorum. Bu değişik olan boyutta yaşamamız çok tuhafıma gidiyor. Elbette yaşama sevinci olsun, olmalı da fakat onu demiyorum küçük prenses. Hepten seni öldürmedim korkma.
Özellikle bir şey paylaşmamamız ve bundan kaçınmamız çok sık yaptığımız bir davranış değil mi ? Dikkatimi çekiyor insanlar kendilerini bile bu sebeple mükafatlandıramıyor, kendi duygularını bile paylaşamıyorlar. Kaldı ki seninle bir şey paylaşsın. Hal böyle olunca kendiyle bile paylaşımda bulunmayan biri girdiği kısır döngüde etrafıyla ne paylaşabilir.
Kusursuz gözükme hastalığı zaten bizi mahvetmiş, öyle gözükeceğim diye kendimizi maddi manevi şekilden şekle sokuyoruz. Bize ait olmayan duygu ve düşüncelere sahip fiillerde bulunuyoruz. Paylaşım bir çıkar ilişkisine dönüşmüş, sen ne getiriyorsun bu masaya hadi bakalım halleri.
Şunu diyebilirsin “Kiminle ne paylaşacaksın?”. Kimseye güven olmuyor, haklısın. Zor öyle birilerini bulmak ama sen gerçekten Rabbinle paylaştın mı acizliğini ? O’na açıldın mı ?
Gözyaşı döktün mü ?
O’na güvendin mi gerçekten?
En içten duygularınla samimi bir şekilde paylaştın mı sen de olanları ?
Denedin mi?
Zannetmiyorum. Eğer öyle olsaydı bunu işleyip, derinleşirdin. Bir güven oluşurdu sende. Eminim çok farklı olurdu kendine ve etrafa bakışın.
Paylaşırdın ve samimi olurdun hem kendine ve hem çevrene. Güvende hissederdin, emin olurdun. Huzurla geçerdin kıldan ince köprüden, bilirdin ölüm diye bir gerçek olduğunu. Tutmazdın anlamsızca koruduğunu zannettiğin dünyaya çaktığın çivileri. Değil mi küçük prens?
Gözlerinde görüyorum o tedirgin bakışları, endişeleri, enayi gibi hissettiğini, zihnini saran düşünceleri…
“Neyi paylaşacağım ? Ne kadar paylaşacağım” diyorsan ve hesabını yapıyorsan ve bir anlam bulamıyorsan şöyle bir yüksek bir yere git. Deniz kenarından bak ufka doğru “ Ya Rabbi sana geliyorum ne getireyim” de. Eğer o sessizliği hissediyorsan anlayacaksın ve hiçbir şey götüremeyeceğini kavrayacaksın.
Peki o zaman neyin hesabını yapıyorum diye kendi kendine sor.
Ölüm asude bir bahar ülkesidir Rinde
Yahya Kemal
*Resim: The Death of the Virgin (c. 1500) Master of the Amsterdam Death of the Virgin (Dutch, 16th Century)
Yorumlar