GİRİŞ

Kendilik Bilinci

Gözlem / İlim / Şahitlik

KENDİLİK BİLİNCİ OKULU

MERKEZİN YAPI TAŞLARINDAN CESARET

Doğruyu görmek başka, doğruyu yaşamak bambaşka bir şeydir. Çünkü doğruyu görmek bilgi ister. Ama doğruyu yaşamak cesaret ister. Ve şunu asla unutmamak gerekir. Doğruyu bildiği hâlde susanlar, yalanın çeperinde yaşarlar.

MERKEZİN YAPI TAŞLARINDAN SADAKAT

Sadakat, dışarıya verilen bir söz değil içeride sapmadığın dosdoğru bir yoldur. Bu yolun ayrımlarına yönelmediğinde , önünü göremesen bile dümdüz devam ettiğinde adı sadakat olur. 

MERKEZİN YAPI TAŞLARINDAN SABIR

Sabır, zamana yayılmış bir dik duruştur. Beklemek değildir sadece .Yıkılmadan beklemektir. 
Dışarısı karışabilir. İnsanlar sırt dönebilir. Dualar gecikebilir. Hayat üstüne üstüne gelebilir. Fakat senin içinde sarsılmaz ve devrilmez bir inanç vardır ki sabır bunu gerektirir. 

ANNENİN GÖLGESİNDE

Dün anneler günüydü. Kimi için çok özel, kimi için sadece kapitalist sistemi besleyen sömürücü bir güç, kimi içinse acılıydı. Her evlat içinde farklı bir duygu taşıdı.  
Ne yazık ki bazı insanlar sevilmeden büyümez, görülmeden büyür

DUYGUSAL EMEK HIRSIZLIĞI

Bedenin taşıdığı yük gözle görülür fakat bir de dilin söyleyemediği bizi içten içe yoran, yıpratan duygu yüklerimiz vardır. “Nasılsın?” sorusu sorulmaz ama cevabı beklenir.

TEVEKKÜL YOLUNDA

Bazen anlamsızca hassaslaşırız; sebebi nedendir, bilemeyiz çoğu zaman. Aslına bakarsak bunu pek düşünemeyiz de. Marifetten saydığımız da çok olmuştur malum; hassaslık, şu zamanda çok kıymetli bir hal göstergesi değil mi, küçük prenses?

NEDEN DÜŞMAN OLDUK

“Namazdan önce hoca cemaate 'safları sıklaştıralım... araya şeytan girmesin' demiş . Temel de hocam demiş 'burada saf ne arar, hepimiz uyanığız, şeytan zaten giremez.”
Safları sıklaştırmak ve derin anlamı üzerine tefekkür ettim biraz.

EDEBİN YOKSA HÜNERİN ZİYANDIR

Bir işin içinde niyet edilmiş Hakkın rızası yoksa, hünerin olsa ne yazar. Ayrıca o durumda sahip olunan beceriye hüner denilmez çünkü hüner olumsuzluk içermez esasen. Olsa olsa buna cerbezeli bir kandırmaca denir. Ki, ziyandır.

BEN GİDİYORUM DAĞLARA

Geldim, bozkır kokan eteğine… Önce dökülen yemişlerden verdin bana. Baktım şöyle… Titrek ve ölçmeye kudretimin yetmediği yüceliğine… Biliyordum, yükseklerde hiçbir şey yetişmez. Neyle doyuracaktın beni?

AH SAMİRİ YAKTIN BİZİ

İnançlı olmak gerçekten zordur. Eğer üzerine tefekkür etmeye ve samimi olmaya kalkarsan, lafla değil, hayatında yaşaman gereken bir gerçekliğe dönüşür. Bunu kabul etmek gerekir küçük prenses.